Muğla’nın geceye gömülmüş dar sokaklarında yaşamaya çalışan Lavinya, sıradan bir gecede hayatının en büyük hatasını yapar:Peşine düşen bir adamdan kaçarken, bilmeden şehrin en tehlikeli isminin — Bora Karael’in — arabasına biner.Bora…Soğuk, acımasız, duygularını yıllardır toprağa gömmüş bir mafya lideri.Gözlerine bakan herkesin titrediği; kimseyi yanında tutmayan, kimseye güvenmeyen bir adam.Karanlıkla büyümüş, karanlıkla yaşamış, karanlıkla nefes almış.Lavinya…Masumiyetiyle ışık saçan ama kırılmış yanlarını gizlemeyi bilen güçlü bir kadın.Sıradan bir hayat isterken, kendini bir anda ölüm kalım savaşının ortasında bulur.Lavinya, Bora’nın sakladığı kanlı bir olaya tanık olunca, Bora’nın bir seçimi kalmaz:Ya onu yok edecek…Ya da koruyacaktır.Ama Lavinya’nın gözlerindeki saf ışıktan kaçamaz.Onu yanında tutmak zorunda kaldıkça, Bora yıllardır unuttuğu şeyleri hatırlar: güvenmeyi, merhameti ve… kalbinin hâlâ atabildiğini.Zoraki yakınlık, yasak bir çekime dönüşür.Gecenin içinde adım adım yaklaşan düşmanlar, ortaya çıkan sırlar ve kaderlerine gömülü kanlı bir geçmiş…Her ikisini de geri dönüşü olmayan bir yolun içine çeker.Peki bir kadın, karanlıkla büyümüş bir adamın kalbini yeniden çalıştırabilir mi?Ve bir adam, sevdiği kadın için kendi karanlığından vazgeçebilir mi?Bu, gölgelere saklanan bir adamla, ışığıyla karanlığı delen bir kadının hikayesi:Karanlığın içinde doğan bir aşkın, iki yaralı ruhu nasıl iyileştirdiğinin…Ve karanlığın kalbine bile aşkın nasıl sızdığının.